Dünya
Elon Musk, Twitter CEO’luğunu bırakıyor
Twitter Üst Yöneticisi (CEO) Elon Musk, şirket için yeni bir CEO’yu işe aldığını duyurdu.
Musk, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Twitter için yeni bir CEO işe aldığımı duyurmaktan heyecan duyuyorum. Yaklaşık 6 hafta içinde başlayacak.” ifadesini kullandı.
Yeni CEO’nun ardından şirketteki görevinin ne olacağına da değinen Musk, kendi rolünün Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknolojiden Sorumlu Başkan (CTO) olacağını, ürün, yazılım ve hizmetleri denetleyeceğini belirtti.
Musk’ın paylaşımından yeni CEO’nun kadın olacağı anlaşılırken, isim verilmedi.
İşi üstlenecek kadar “aptal” birini bulur bulmaz CEO’luktan istifa edeceğini söylemişti
Elon Musk, geçen yıl aralıkta, Twitter’daki CEO’luk görevinden istifa edip etmeme konusunda bir anket başlatmış ve çıkan sonucu kabul edeceğini bildirmişti.
Musk’ın anketinde 17 milyon 500 binden fazla kişi oy kullanmıştı. Anket sonuçlarına göre, katılımcıların yüzde 57,5’i Musk’ın ayrılması, 42,5’i ise devam etmesi yönünde tercihini ortaya koymuştu.
Musk, şirketin yöneticiliğini üstlenecek kadar “aptal” birini bulur bulmaz Twitter CEO’luğu görevinden istifa edeceğini, sonrasında sadece yazılım ve sunucu ekiplerini yöneteceğini belirtmişti.
Bazı Tesla hissedarları, Twitter’ın Musk için dikkat dağıtıcı bir unsur haline geldiğine inanıyor ve Tesla’daki görevlerine odaklanamadığından endişe duyuyordu.
Dünya
Kadirov, Wagner’e karşı Putin’e desteğini ilan etti
Rusya’ya bağlı Çeçenistan Cumhuriyetinin lideri Ramazan Kadirov, Wagner isyanına karşı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yanında olduklarını belirterek, ‘Çeçen ordusu ve Rus muhafız birimleri, gerilim bölgelerine gönderildi. Rusya’nın birliğini ve devleti koruyacaklar. İsyan bastırılmalı ve bu sert önlemler gerektiriyorsa biz hazırız’ ifadelerini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e Ukrayna savaşında verdiği destekle öne çıkan Çeçen lider Ramazan Kadirov, Wagner krizine dair açıklamalarda bulundu. Putin’i desteklediklerini ve her koşulda Putin’in yanında olduklarını belirten Kadirov, “Onların (Wagner’in) yaptığı Rus ordusuna karşı uyarı değil, bu devlete meydan okumadır. Halkın seçtiği yüce başkomutanımız var. Tüm durumu ayrıntısına kadar biliyor. Her bir strateji uzmanı ve üstelik iş insanından çok daha iyi biliyor. Sahadaki komutanları kendisi arıyor ve bizzat özel askeri harekatın gidişatını tam kontrol ediyor. Büyük Başkomutanımız tüm kararlarını ölçerek tüm titizlikle alıyor. Her birimiz haritanın sadece bir kısmı görürken, o tümünü birden görüyor. Vladimir Putin bugünkü halka seslenişinde çok doğru konuştu. Bu bir silahlı isyan. Bu tür eylemler hiçbir şekilde haklı gösterilemez. Vladimir Putin’in her bir kelimesine tam destek veriyorum” dedi.
“ÇEÇEN KUVVETLERİ KRİZ BÖLGELERİNE GİDİYOR”
İHA’nın haberine göre, Prigojin’in çıkışını ve Moskova’ya ilerleme kararını “hainlik” olarak nitelendiren Kadirov, “Batı’daki düşmanlarımız bu durumdan nasıl yararlanıyor görüyorsunuz. Vatandaşlarımızı korkutan, istikrarsızlık oluşma riskini veren bunca sahte haber, bunca yalan ve bunca yanlış çağrılar. Bunlar, Prigojin’in hain eyleminin beklenen sonuçları” ifadelerini kullandı. Çeçen kuvvetlerinin kriz bölgelerine ilerlediğini ve Prigojin’in savaşçılarına karşı eyleme geçeceğini de duyuran Kadirov, “Çeçen ordusu ve Rus muhafız birimleri, şimdiden gerilim bölgelerine gönderildiler. Rusya’nın birliğini ve devleti koruyacaklar” şeklinde konuştu. Kadirov, “Anavatanımızın vatanseverleri olan savaşçılara sesleniyorum. Provokasyonlara teslim olmayın. Size hangi hedefler verilirse verilsin, size hangi sözler verilirse verilsin, devletimizin güvenliği ve Rus halkı, şu anda en önemli şeydir. İsyan bastırılmalı ve bu sert önlemler gerektiriyorsa biz hazırız” ifadelerini kullandı.
MEDVEDEV’DEN PUTİN’E ÇAĞRI
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev de Rusya lideri Putin’e destek çağrısında bulunarak, “Bölünme, felakete giden bir yol olduğu için yapılması gereken en önemli şey Rusya Devlet Başkanı, Başkomutan Vladimir Putin’in etrafında toplanmaktır.” dedi.
Dünya
Wagner’in isyanı sonrasında Rostov’da askeri hareketlilik sürüyor
Rus yönetimine karşı isyan başlatan Wagner Grubunun girdiği Rostov ve Voronej’de askeri hareketlilik devam ediyor.
Rostov bölgesi Rostov-na-Donu şehrindeki Rus Güney Askeri Bölge Karargah binasını kuşatan Wagner savaşçıları, sokaklardaki kritik noktalarda nöbet tutuyor.
Bölgeden çekilen bazı görüntülerde, Wagner savaşçılarının şehrin sokaklarında zırhlı araçlarla nöbet tuttuğu, halkın ise rahatça hareket ettiği görülüyor. Görüntülerde vatandaşların savaşçılarla sohbet ettiği ve zırhlı araçların üzerine çıkarak fotoğraf çektirdiği gözleniyor.
Bölgede zaman zaman patlama seslerinin geldiği iddia ediliyor. Sosyal medyada paylaşılan ve Rostov-na-Donu’da çekildiği öne sürülen bazı görüntülerde ise kentte meydana gelen patlama sonrasında insanların sokakta koşuştuğu görülüyor.
Wagner’in girdiği bir diğer bölge Voronej’de ise bir petrol deposunda yangın çıktı. Yangının sebebi hususunda açıklama yapılmazken yangına 100’den fazla ekip ve 30’dan fazla itfaiye aracıyla müdahale edildi.
Sosyal paylaşım sitelerinde, kara yollarında hareket eden askeri araçlara havadan saldırılar yapıldığına ilişkin görüntüler paylaşılıyor. Yine sosyal paylaşım sitelerinde Rus ordusuna ait uçak ve helikopterlerin Wagner üyeleri tarafından düşürüldüğü yönünde görüntüler paylaşılıyor ve iddialar dillendiriliyor.
Ülkenin pek çok bölgesinde güvenlik önlemleri artırılırken başkent Moskova’da ise AA muhabirlerinin izlenimlerine göre durum sakin ve hayat normal akışıyla sürüyor.
Dünya
Fahiş hırslar ve kişisel çıkarlar, ülke ve halka yönelik ihanete yol açtı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Karşılaştığımız ihanettir. Fahiş hırslar ve kişisel çıkarlar, ülke ve halka yönelik ihanete yol açtı.” dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Wagner’in eylemini “silahlı isyan” olarak nitelendirdi. Putin, “Rusya’yı tekrar bölmeye izin vermeyeceğiz. Halkımızı koruyacağız.” ifadelerini kullandı. Ayrıca Putin, silahlı isyan girişiminde bulunanların kaçınılmaz olarak cezalandırılacağını belirtti.
Putin, Wagner krizini toplumu bölme girişimi ve halkın sırtından vurulması olarak nitelendirdi.