Bizi Takip Edin

Sağlık

Türkiye genelinde ücretsiz “ben” taramaları başlıyor

Yayınlandı

Tarih

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Euromelanoma Türkiye Başkanı Prof. Dr. Akay, “Bütün bölgeleri içine alan 17 ilimizde, 41 merkezde ücretsiz ‘ben’ taramaları yapılacak.” dedi.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bengü Nisa Akay, Türkiye’de görülme sıklığı artan cilt kanserinin erken dönemde tespiti ve insanları bu konuda bilgilendirmek için 17 il ve 41 merkezde ücretsiz “ben” taramalarının başlatılacağını bildirdi.

Cilt kanserine yönelik uluslararası alanda farkındalık çalışmaları yürüten Euromelanoma Türkiye Başkanı da olan Akay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu kanser türü ve Türkiye genelinde Türk Dermatoloji Derneğiyle birlikte başlatılacak ücretsiz tarama uygulamaları hakkındaki bilgileri paylaştı.

Cilt kanserleri içinde en tehlikeli tür olan “melanomun” erken tespit edilememesi durumunda hızla yayılıp ölümlere sebep olduğunu anlatan Akay, “Melanom erken yakalandığında hiçbir risk oluşturmuyor. Burada tek tedavi yöntemi, lezyonun genişletilerek çıkarılması, sonrasında ise hastalarımızı birtakım koruyucu önlemler ve kontrol muayeneleriyle izliyoruz.” dedi.

Melanomun özellikle güneş maruziyetinin fazla olduğu ve açık tenli kişilerin yoğun yaşadığı Avustralya, ABD ve bazı Avrupa ülkelerinde sık görüldüğünü söyleyen Akay, “Deri kanseri eskiden ülkemizde bu kadar sık görülmüyordu. Fakat güneşe maruz kalmanın artmasıyla ülkemizde de son yıllarda deri kanserinin görülme sıklığı arttı.” diye konuştu.

18 yaşından önce ciddi güneş yanığı yaşayanlar risk altında

Prof. Dr. Akay, cilt kanserinin artık daha genç yaş gruplarında da görüldüğüne işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Deri kanserinde en önemli husus vücuda yayılma aşamasını engellemek için erken tanı ve korunma. Açık tenli, sarı saçlı, yeşil veya mavi gözlü, çillenmeye yatkın cilt tipi olanlar, omuzlarında, yüzünde çillenme bulunanlar, özellikle 18 yaşına kadar en az bir kere su toplayacak şekilde güneş yanığı olanlar risk grubunda yer alıyor. Ayrıca aile hikayesi, birtakım genetik hastalıklar da riski artıran faktörler.”

Kollarında 20’den fazla “ben” olanlara yılda bir kez kontrol uyarısı

Vücuttaki benlerin de büyüyüp büyümediğinin mutlaka takip edilmesi gerektiğinin altını çizen Akay, “Özellikle vücudunuzda 50’nin üzerinde, kollarınızda ise 20’nin üzerinde ‘ben’ varsa bunlar melanom kanseri gelişimi açısından risk faktörleri. Bu riskleri taşıyan insanların mutlaka belli periyotlarda, en azından yılda bir bilgisayarlı dermatoskopi cihazlarıyla taramalarının yapılması gerekiyor.” dedi.

Prof. Dr. Akay, dermatoskopi taramalarında kişilerin benlerinin kayıt altına alındığını ve bende oluşan en ufak bir değişikliğin bile bu şekilde saptanabildiğini, böylelikle kanserin çok erken aşamada yakalanabildiğini söyledi.

“Solaryum ciddi risklere sebep oluyor”

Solaryumun da cilt kanseri açısından ciddi bir risk faktörü olduğunu vurgulayan Akay, “Solaryum deri kanseri açısından ciddi risklere sebep oluyor. Bizim tavsiyemiz solaryuma hiç girilmemesi. Bir kez solaryuma girmek bile melanom riskini katlayarak artırıyor.” uyarısını yaptı.

Akay, ABD ve Avrupa’da solaryuma girişin 18 yaş altındakilere yasak olduğuna dikkati çekerek, tüm yaş gruplarında solaryumu önermediklerinin altını çizdi.

“Güneş koruyucu kullanılmalı, koyu renk kıyafet tercih edilmeli”

Tarlada çalışan kişilerin de sürekli güneş maruziyeti nedeniyle risk altında olduğunu ifade eden Akay, şu uyarılarda bulundu:

“Güneşin çok yoğun olduğu, 10.00-16.00 saatleri arasında mümkün olduğunca güneş maruziyetinden sakınmalıyız. Bu saatlerde denize, havuza girilecekse çok sıkı korunma yöntemleri alınmalı. Güneş koruyucu kullanımı çok önemli, kullandığımız koruyucular hem UVA hem de UVB içermeli, dışarı çıkmadan 20-25 dakika önce kalın bir tabaka şeklinde sürülüp deriye iyice yedirilmeli. En iyi güneş koruyucunun etkinliği bile 3,5-4 saat sürer, bu nedenle tekrar edilmeli.

Şapka kullanımı çok önemli. Kıyafet konusunda da beyaz, açık renkli kıyafetler güneş ışınlarının yansımasına ve güneş maruziyetinin artmasına neden oluyor. Koyu renkli kıyafetler ise ışığın emilmesini sağlıyor. Bu nedenle güneş altında dışarıda gezerken koyu renk kıyafetlerin tercih edilmesini öneriyoruz.”

“D vitamini alımı için kolun iç kısmını 10 dakika güneşe tutmak yeterli”

Prof. Dr. Akay, vücudun D vitamini ihtiyacının güneşten nasıl doğru alınabileceğine ilişkin de şu bilgileri paylaştı:

“D vitamininin belli saatlerde vücutta sentezi daha fazla oluyor. Bu da bizim aslında güneşe çıkmayın diye uyardığımız 10.00-10.30, 14.00-14.30 saat aralıkları. Fakat güneş kremini bütün vücuda sürüp, sadece kolumuzun iç kısmında küçük bir bölüme uygulamayıp 10 dakika güneşe tuttuğunuzda D vitamini sentezini çok iyi bir şekilde yapabilirsiniz.”

“41 merkezde ücretsiz ‘ben’ taramaları yapılacak”

Prof. Dr. Bengü Nisa Akay, Türk Dermatoloji Derneğiyle ülke genelinde cilt kanseri taramalarının başlatılacağını vurgulayarak, “Bütün bölgeleri içine alan 17 ilimizde, 41 merkezde 22-30 Mayıs tarihleri arasında ücretsiz ‘ben’ taramaları yapılacak. Taramalarda kişilerin bütün vücut muayeneleri yapılacak, herhangi bir riski olup olmadığı belirlenecek. Bu taramalarda insanları, deri kanserinden korunma yolları, güneş koruyucu kullanımının önemi konusunda da bilgilendireceğiz.” dedi.

Merkezlerdeki tarama tarihlerinin derneğin web sayfasından duyurulacağını bildiren Akay, “Deri kanserlerinin görülme sıklığı ülkemizde de çok arttı. Bunları erken tespit edebilmek çok önemli. Taramaları bu amaçla gerçekleştiriyoruz. Hayatlarında bir kez bile olsa tüm vatandaşları bu ücretsiz taramalara katılmaya davet ediyoruz.” çağrısında bulundu.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sağlık

Dikkat “Sahte güneş kremleri” deri hastalıklarını tetikleyebilir

Yayınlandı

Tarih

Editör

Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz, “Sahte güneş koruyucuları kalıcı hasarlara neden olabiliyor, o kimyasallar ciltte lekelenmelere yol açabiliyor. Daha önemlisi koruyuculukları yok, alerji riskleri çok fazla.” dedi.

Akdeniz Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yılmaz, güneşin hayatın kaynağı olduğunu ancak yoğun geldiği dönemlerde yanıklar, kanser riski başta olmak üzere birçok soruna yol açabildiğini söyledi.

Açık tenli ve renkli gözlü insanların güneş ışınlarından daha fazla etkilendiğine dikkati çeken Yılmaz, şunları kaydetti:

“Güneşten korunmak için mümkün olduğunca şapka takmayı, uzun kollu giyinmeyi öneriyoruz. Güneşe karşı aşırı duyarlılığı varsa, çabuk yanıyorsa, deri kanseri öyküsü varsa özellikle bebeklerde mümkün olduğu kadar güneşin yoğun olduğu saat 10.00-16.00 arasında dışarı çıkmamalarını, çıkmak zorunda kalanlar için güneş koruyucu krem kullanmalarını öneriyoruz. Güneş koruyucu kremlerde 30 faktör yeterli olmaktadır. 30 faktörün üzerindekiler arasında etkinlik açısından çok büyük bir fark yoktur. Bazı kimyasalların biraz daha artışı anlamına geliyor. Güneş kremi kullanılacaksa etkisi yarım saat sonra başlayacaktır ve 2,5 saatte bitecektir. ‘Güneş kremini sabah sürdüm akşama kadar korunuyorum’ diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz, boşuna kimyasal alıyorsunuz.”

“Markası belli olmayan veya taklit ürünlerden kaçının”

Yılmaz, güneş kreminin 2-2,5 saat arayla yeniden sürülmesi gerektiğini hatırlatarak, satın alırken dikkatli olmak gerektiğinin altını çizdi.

Ucuz ürünlerden şüphe edilmesini öneren Yılmaz, şöyle konuştu:

“300 liralık bir ürün pazardan ya da güvenilir olmayan bir siteden çok ucuza alınmışsa bir sıkıntı vardır. Gerçek güneş koruyucu değil, hatta tam tersine sağlığımızı tehlikeye atabilecek birçok kimyasal içeriyor olabilir. İçerisinde ağır metaller, kimyasallar ve alerji riski olabilir. Deri kanserlerini tetikleyebilir. ‘Güneş kremi kullanıyorum nasıl olsa’ diyerek dışarıda cesur davranıp, deri kırışıklığı, lekeler ya da kanser gelişimi dahil birçok hastalığa davetiye çıkaracaktır. O nedenle markası belli olmayan ya da taklit ürünlerden kaçınmalarını öneriyorum. Sahte güneş koruyucuları ciltte kalıcı hasarlara neden olabiliyor, o kimyasallar ciltte lekelenmelere yol açabiliyor. Daha önemlisi koruyuculukları yok, alerji riskleri çok fazla, onlardan kaçınmaları gerekiyor.”

Türkiye’deki deri tipinde yüksek koruyuculara gerek olmadığına işaret eden Yılmaz, 30 ile 50 faktör arasındaki güneş kremlerinin sadece yüzde 2’lik koruyuculuk farkı olduğunu bildirdi.

Güneş yanıklarına yoğurt, salça, diş macunu sürmek sakıncalı

Yılmaz, güneş yanıklarının ciddi bir tablo olduğunu belirterek, “Güneş koruyucu kullanmadan uzun süre açıkta kalınmışsa özellikle sırtta çok ciddi su toplamalar, kızarıklıklar olabilir. Böyle durumlarda yoğurt, salça ya da diş macunu gibi ürünler sürmek enfeksiyon riskini artıracak, kalıcı iz ve leke riskine neden olacaktır. Onun için hekime görünmeli. Eğer görünemiyorsa iki saatte bir üç doz halinde aspirin alınmasını, kortizonlu losyonlar, kremler kullanmasını öneriyoruz.” ifadesini kullandı.

Bronzlaşmaya çalışmak deri kanserlerine davetiye çıkarıyor

Aspirinin ağrıyı ve kızarıklığı baskılamada rahatlatıcı etkiye sahip olduğunu anlatan Yılmaz, bronzlaşmaya çalışmanın da deri kanserlerine davetiye çıkardığını vurguladı.

Okumaya Devam Et

Sağlık

Almanya Federal Meclisi ilaç kıtlığına karşı yeni yasayı onayladı

Yayınlandı

Tarih

Editör

Almanya’da hükümetin gelecekte ilaç tedarikinde yaşanabilecek darboğazları önlemeyi amaçlayan yasası Federal Meclis’ten geçti.

Federal Meclis’te yapılan oylamada “Patent dışı ilaçlarda teslimat darboğazlarıyla mücadele ve çocuk ilaçlarının tedarikini iyileştirme yasası (ALBVVG)” olarak adlandırılan yasa tasarısı hükümeti oluşturan Sosyal Demokrat Parti, Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’nin (FDP) oylarıyla kabul edildi.

Böylelikle, Federal Meclis, hükümetin ilaç tedarik sorunlarıyla mücadelede tedbirler alması konusunda yolu açtı.

Yeni yasa, ilaçta sabit fiyatlar, indirim anlaşmaları ve çocuk ilaçlarının tedariki alanında yapısal önlemler getiriyor.

Yasaya göre, ilaç şirketleri belirli ilaç ve antibiyotiklerde en az 6 aylık stok bulundurma zorunda olacak.

Çocuklar için ilaçların yetersiz olduğu durumlarda eczaneler diğer üreticilerin aktif bileşenlerini daha kolay dağıtabilecek. Çocuk ilaçları için sabit fiyat ve indirim anlaşmaları kaldırılacak.

Avrupa’da üretilen antibiyotikler tercih edilecek ve kıtada yeniden daha fazla antibiyotik ilaç üretilmesi için kamu teşvikleri sağlanacak.

Almanya’da Kovid-19 pandemisiyle başlayan tedarik zincirindeki aksaklıkların neden olduğu ilaç sıkıntısı eleştirilere neden oluyordu.

Almanya Sağlık Bakanı Karl Lauterbach söz konusu yasa taslağını nisan ayında açıklamıştı.

Lauterbach, aşırı tasarrufun son birkaç yılda Almanya’da patentsiz ilaç arzını önemli ölçüde kötüleştirdiğini belirterek, Almanya’nın ilaç satış pazarı ve üretim yeri olarak yeniden daha cazip hale gelmesi gerektiğini vurguladı.

Alman Federal İlaç ve Tıbbi Cihazlar Enstitüsü (BfArM) geçen yıl Almanya’da tedarik sıkıntısı yaşanan 299 ilacın listesini internet sitesinde yayımlamıştı.

BfArM’ye göre tedarik darboğazının nedeni Çin ve Hindistan gibi ülkelerden gelen teslimatların yetersizliğiydi.

Avrupa’da maliyet nedeniyle uzun yıllardır ilaç üretimi azalmıştı.

Almanya’da eksik olan ilaçlar arasında antibiyotikler, diyabet ilaçları, kanser ilaçları, bağışıklık sistemiyle ilgili ilaçlar ve ağrı kesiciler yer alıyordu.

Okumaya Devam Et

Sağlık

Bakan Koca; sağlık ekipleri bayramda da görev başında

Yayınlandı

Tarih

Editör

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kurban Bayramı tatili boyunca acil durumlara en kısa sürede müdahale etmek amacıyla çevre yolu bağlantı noktalarında sağlık ekiplerinin görev başında bulunacağını bildirdi.

Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “9 günlük Kurban Bayramı tatili boyunca İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere, ülke genelinde çevre yolu bağlantı noktalarında acil durumlara en kısa sürede müdahale etmek amacıyla helikopter ve acil yardım ambulansları, UMKE timleri ve motorize ekiplerimizle biz görev başındayız. Kaza riskine karşı lütfen dikkatli olun. İyi bayramlar.” ifadelerini kullandı.

Tatil süresince İstanbul, Ankara ve İzmir’de trafiğin yoğun olduğu noktalarda da tedbir alınacağını belirten Bakan Koca, görev başındaki sağlık ekiplerinin görüntülerini paylaştı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar