Güncel
Yeni Zigana Tüneli hizmete giriyor
Bakan Karaismailoğlu, “Zigana Tüneli ile zamandan 92 milyon lira, akaryakıttan 180 milyon lira olmak üzere yıllık toplam 272 milyon lira tasarruf sağlayacağız. Yani her yıl 272 milyon lira milletimizin cebine, Hazinemize kazandıracağız.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Zigana Tüneli ile zamandan 92 milyon lira, akaryakıttan 180 milyon lira olmak üzere yıllık toplam 272 milyon lira tasarruf sağlayacağız. Yani her yıl 272 milyon lira milletimizin cebine, Hazinemize kazandıracağız.” dedi.
Bakan Karaismailoğlu, açılışı yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılacak Yeni Zigana Tüneli’nin girişinde yaptığı basın açıklamasında, Trabzon’un üretim ve ticaret faaliyetlerini katbekat artıracak, ülkenin ve Avrupa’nın en uzun, dünyanın ise sayılı çift tüp kara yolu tünellerinden Zigana Tüneli’ni, yarın hizmete açarak muhteşem bir eseri daha Trabzon ve bölge ile buluşturacaklarını söyledi.
Türkiye adına mühendislik harikası önemli bir projeyi daha hayalden gerçeğe dönüştürdüklerini vurgulayan Karaismailoğlu, “Gün geçmiyor ki tüm ülkemizde ve güzel Trabzon’umuzda yeni bir açılış olmasın, dev bir eser hizmete girmesin. Hem hükümetimizin yatırımları hem de AK Partili yerel yönetimlerimizin çalışmaları sayesinde ülkemizi ve Trabzon’u dev projelerle dört baştan imar ve ihya etmeye devam ediyoruz.” diye konuştu.
Karaismailoğlu, Türkiye’nin, coğrafi açıdan çok önemli bir konuma sahip olduğuna dikkati çekerek, “Bu nedenle ulaştırma ve haberleşme stratejisini bölgesel ve küresel boyutlarıyla planlanmak ayrı bir önem taşımaktadır. Bu gerçekten hareketle özellikle ulaşım alanında uluslararası entegrasyonu, ekonomik kalkınmanın en önemli dinamolarından biri olarak gördük.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde geçen son 21 yıl boyunca tüm ulaşım stratejilerini, küresel eğilimleri dikkate alarak yaptıklarına işaret eden Karaismailoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bakanlık olarak yaklaşık 193 milyar dolar yatırımla ulaştırma altyapılarımızı iyileştirmek, bu ağları genişletmek ve uluslararası taşımacılık güzergahlarındaki eksik bağlantıları tamamlamak önceliklerimiz arasında yer aldı. İşte bu noktada Doğu Karadeniz’in en önemli ticaret merkezi konumundaki Trabzon’u Gümüşhane üzerinden Bayburt, Aşkale ve Erzurum’a bağlayan güzergahta inşa ettiğimiz Zigana Tüneli’ne de bu açıdan bakmamız gerekmekte. Zigana Tüneli’ni sadece Trabzon, Gümüşhane ve Erzurum’u ilgilendiren bir proje olarak göremeyiz. Başta İran, Irak olmak üzere tüm Orta Doğu ülkelerinin Karadeniz’e ulaşması açısından hayati önem taşımaktadır.”
Karaismailoğlu, projenin, dünyayı Türkiye’ye bağlayan vizyon ve çalışmalarının en önemli aşamalarından biri olduğunu vurgulayarak, “Bu noktada Yeni İpekyolu olarak tanımlanan Basra Körfezinden Türkiye sınırına uzanan kara yolu ve demir yolu ulaştırma koridoru inşasına yönelik ‘Kalkınma Yolu’ projemizi de hatırlatmak istiyorum. Kalkınma Yolu hem Türkiye hem Irak hem de tüm bölge için stratejik önemi yüksek bir projedir. 1200 kilometrelik demir yolu ve otoyolu kapsayan Kalkınma Yolu Projesi, Türkiye’yi Basra Körfezi’ndeki Faw Limanı’na bağlayacak.” diye konuştu.
Kalkınma Yolu’nun Orta Koridor’a yeni bir soluk getireceğini belirten Karaismailoğlu, “Orta Koridor’a yeni bir soluk getirecek Kalkınma Yolu, Avrupa’dan Körfez ülkelerine kadar geniş bir bölgeyi etkileyecek ve ortak fayda üretecektir. Trabzon’dan başlayıp Habur’a uzanan kuzey-güney ulaşım koridorumuz, Habur’dan devam ederek kalkınma yolu ile Basra Körfezine ulaşacak ve yeni bir ticaret koridoru doğacaktır.” dedi.
“Bölgede pek çok yol ve tünel yapımını da projelendirdik”
Bakan Karaismailoğlu, Karadeniz Sahil Yolu’nun, sahil kesimindeki yerleşim yerlerini yüksek standartlı bir ulaşım ağı ile birbirine bağladığını ifade ederek, şunları kaydetti:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki AK Parti hükümetleri döneminde 2007 yılında bitirilen bu yol sayesinde Samsun’dan Batum’a doğu-batı koridorunda tüm bölgeye hareket geldi, bereket geldi. Ancak sahil kesiminden iç bölgelere ulaşım yakın zamana kadar Karadeniz coğrafyasının izin verdiği şartlarda sağlanmaktaydı. Bu nedenle başlattığımız kuzey-güney akslarını iyileştirme çalışmaları kapsamında bölgede pek çok yol ve tünel yapımını da projelendirdik.”
Geçtikleri dönemlerde Ovit Tüneli, Cankurtaran Tüneli, Salmankaş Tüneli, Salarha Tüneli, İkizdere Hurmalık-1 ve Hurmalık-2 Tünelleri, Eğribel Tüneli gibi nicesini tamamlayarak milletin hizmetine sunduklarını aktaran Karaismailoğlu, “Bizleri bir araya getiren Yeni Zigana Tüneli de kuzey-güney aksları kapsamında hayata geçen projelerin en önemlilerinden biridir. Sert kış şartları altında yol boyunca yılın tamamında, kesintisiz trafik akışı sağlamak için yoğun bakım çalışmalarının yanında yolun standardını artıran yatırımlar da projelendirildi.” diye konuştu.
“Yeni Zigana Tüneli, güzergaha vurulan bir mühür olmuştur”
Karaismailoğlu, Zigana Tüneli’nin ilk 1988 yılında trafiğe açıldığını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Ancak çeşitli tünel projelerinin hayata geçirildiği güzergahın ulaşım standardı, özellikle 2002 yılında Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğindeki AK Parti hükümetlerinin kara yolu politikası olarak başlatılan bölünmüş yol çalışmaları kapsamında hızla yükseldi. Bugün Trabzon’dan başlayıp Gümüşhane, Bayburt, Erzurum üzerinden Ağrı’ya ve İran sınırına uzanan toplam 615 kilometre uzunluğundaki yolun, 586 kilometrelik kesimi bölünmüş yol olarak hizmet vermektedir. “
Bu güzergahta yarın açılışını gerçekleştirecekleri yeni Zigana Tüneli ile birlikte toplam 42 kilometre uzunluğunda 33 tünelin tamamlandığını ve mevsim şartlarının ulaşıma etkisinin en aza indirildiğini belirten Karaismailoğlu, “Toplam 14 kilometrelik 3 çift tüplü tünelde de yapım çalışmaları devam ediyor. Az önce de belirttiğim gibi 14,5 kilometre uzunluğu ile ülkemizin ve Avrupa’nın en uzun çift tüplü kara yolu tünellerinden olan Yeni Zigana Tüneli, iki asra yakın süredir yapım, iyileştirme gibi pek çok çalışmanın yürütüldüğü güzergaha vurulan bir mühür olmuştur.” dedi.
“2 istasyonda toplam 4 havalandırma şaft yapısı vardır”
Bakan Karaismailoğlu, açılışı gerçekleştirilecek tünel ve yol projesinin detayları hakkında da bilgilendirmede bulunarak, şunları söyledi:
“Yeni Zigana Tüneli’ni, Trabzon’u Gümüşhane üzerinden Bayburt, Aşkale ve Erzurum’a bağlayan ve yüksek yoğunlukta trafik yükü taşıyan güzergahta, 14,5 kilometre uzunluğunda çift tüplü olarak inşa ettik. Tünel projesi, Trabzon-Aşkale Yolu’nun 44. kilometresindeki Maçka/Başarköy mevkisinde 1015 metre kotunda başlayıp 1264 metre kotuna yüzde 3,3 eğimle tırmanıyor. Buradan, 67. kilometrede yer alan Köstere-Gümüşhane Yolu’na 1212 metre kotunda köprülü kavşakla bağlanıyor.”
Proje kapsamında ayrıca 600 metrelik bağlantı yolunun yer aldığına işaret eden Karaismailoğlu, “Zigana Tüneli havalandırma sistemleri, kara yolu tünellerinde Türkiye’de ilk defa yapılan dikey şaft yapılarıyla teşkil edilmiştir. Proje kapsamında her bir istasyonda 1 temiz, 1 kirli hava olmak üzere 2 istasyonda toplam 4 havalandırma şaft yapısı vardır.” ifadelerini kullandı.
Karaismailoğlu, ayrıca Maçka’dan başlayıp Zigana Tüneli girişine kadar uzanan ve tek yol olarak hizmet veren 17 kilometre uzunluğundaki Maçka-Karahava Yolu’nu da bölünmüş yol standardına yükselttiklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Bu kesimde de 3 bin 920 metre uzunluğunda 5 tek tüp, 2 bin 745 metre uzunluğunda 2 çift tüp olmak üzere toplam 6 bin 665 metrelik 7 tünel, 2 bin 561 metre uzunluğunda 33 köprü yer almaktadır. Böylece projemiz kapsamında, Yeni Zigana Tüneli ile birlikte yaklaşık 21 kilometrelik bölümü tünellerden oluşan, toplam 32 kilometrelik kesimi bölünmüş yol haline getirerek hizmete sunduk.”
“Proje sayesinde 90 viraj ortadan kalktı”
Yeni Zigana Tüneli’nin inşasıyla 12 metre genişliğindeki devlet yolunun, 2×2 şeritli bölünmüş yol haline geldiğini belirten Karaismailoğlu, “Zigana’nın zirvesinde 2 bin 10 metre olan ve 1. tünelde 1825 metreye indirilen kot, Yeni Zigana Tüneli ile 810 metre daha aşağı çekilerek 1015 metreye indirilmiştir. Proje sayesinde mevcut güzergah üzerinde bulunan 90 viraj ortadan kalktı. Eğim yüzde 7,7’den yüzde 3,3’e düşerek yolun geometrisi iyileşti. Güzergah 8 kilometre kısalarak, seyahat süresi otomobiller için 30 dakika, ağır tonajlı araçlar için 60 dakika düşürüldü.” diye konuştu.
Karaismailoğlu, kış şartlarında kesintiye uğrayan trafiğin kesintisiz ve konforlu akışının tesis edildiğini aktararak, şunları kaydetti:
“Trafiğin Karadeniz sahil kesimindeki yerleşkelere, limana, turizm ve sanayi merkezlerine sorunsuz akışını sağladık, yurt içi kara yolu ulaşımıyla uluslararası ticaretin daha hızlı yapılmasına katkıda bulunduk. Mevcut Trabzon-Gümüşhane hattında bulunan dik yamaçlardan taş düşmesi gibi problemleri ortadan kaldırdık. Maçka-Karahava kesiminin de bölünmüş yola dönüştürülmesiyle Trabzon’dan Erzurum, Ağrı ve İran sınırına uzanan yolun standardını yükselttik, hızlı ve güvenli ulaşımı tesis ettik.”
Zigana Tüneli’nin sağlayacağı tasarruflara da dikkati çeken Karaismailoğlu, “Zigana Tüneli ile zamandan 92 milyon lira, akaryakıttan 180 milyon lira olmak üzere yıllık toplam 272 milyon lira tasarruf sağlayacağız. Yani her yıl 272 milyon lira milletimizin cebine, hazinemize kazandıracağız. Ayrıca karbon emisyon salınımını da yıllık 21 bin ton azaltarak yöremizin eşsiz doğasını koruyacağız.” dedi.
Bakan Karaismailoğlu, Zigana Tüneli’nin, Türk mühendisliğinin gurur ve yüz akı eserlerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Zigana Tüneli ve bağlantı yollarının yapımı, tasarımı ve kontrolünde yüzde yüz yerli ve milli kaynaklar kullanıldı ve projemiz Türk mühendisleri ve işçileri tarafından inşa edildi. Bu gurur Türk mühendisliğinin gururudur, bu gurur hepimizindir.” ifadelerini kullandı.
“Birileri yalan ve iftira siyasetlerine devam ediyor”
Muhalefeti de eleştiren Karaismailoğlu, şunları söyledi:
“Biz eser ve hizmet siyaseti yaparken birileri de yalan ve iftira siyasetlerine devam ediyor. Ülkemizin, milletimizin çıkarlarını bir kenara bırakmış, bu yolda ürettiğimiz proje ve hizmetleri yalan, iftira ve karalamayla itibarsızlaştırmaya soyunmuş durumdalar. AK Parti hükümetleri milletimizi CHP’li belediyelerin insafına bırakmadı. Maalesef vatanımızın ve milletimizin menfaatine olan bütün işleri görmeye bile tahammül edemeyen bir CHP zihniyet var. Ama unuttukları bir şey var ki 21 yıldır milletiyle güç birliği yapan AK Partimizin icraatları bu yalanlara en güzel cevaptır.
Milletimiz suyu getirenle testiyi kıranı gayet iyi bilmektedir. AK Parti’nin icraatları da milletine hizmetleri de bitmez. Milletimizin de bize güveni bitmez.”
Konuşmaların ardından Bakan Karaismailoğlu, TOGG ile yeni Zigana Tüneli’nden geçti.
Bakan Karaismailoğlu’na, Karayolları Genel Müdürü Abdülkadir Uraloğlu, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Atilla Ataman, Maçka Belediye Başkanı Koray Koçhan, AK Parti İl Başkanı Sezgin Mumcu ile çok sayıda ilgili eşlik etti.
Güncel
Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde 2 PKK’lı terörist etkisiz hale getirildi
Milli Savunma Bakanlığı, Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde tespit edilen 2 PKK’lı teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Irak’ın kuzeyindeki teröristlere yönelik operasyonlar etkin ve kararlı şekilde devam ediyor.Bu kapsamda Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde tespit edilen 2 PKK’lı terörist etkisiz hale getirildi.
Güncel
Naci Görür’den İstanbul’daki 5 ilçe için deprem uyarısı
Prof. Dr. Naci Görür, “Büyükçekmece, Küçükçekmece, Esenyurt, Tarihi Yarımada Fatih ve Zeytinburnu’nda zemin, göreceli olarak iyi durumda değil” dedi.stanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen “6306 Sayılı Yasa Kapsamında İlan Edilen Alan ve Yapılara Yönelik Veri Toplama, Etki Analizi, Değerlendirme Çalışmasına” ait veriler açıklandı.
Buna göre, olası bir depremde İstanbul’da hasar görmesi beklenen tahmini bina sayısı 207 bin olarak belirtildi. Verilere göre, binaların yüzde 30’u 1980 öncesi, yüzde 40’ı 1980-2000 arası, yüzde 30’u 2000 sonrası inşa edildi. Hasar görmesi beklenen her 3 binadan biri ise 2000 sonrası yapıldı. Hasar görmesi beklenen 207 bin binanın yüzde 95’ini oluşturan 196 bin 227 bina ise Avrupa yakasında tespit edildi. İBB’nin, İTÜ ile yaptığı çalışmada, riskli binaların en yoğun olduğu 3 ilçe ise Esenyurt, Büyükçekmece ve Küçükçekmece olarak açıklandı.
Bilim Akademisi Üyesi Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, verileri değerlendirdi.
Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul’da 1 milyon 50 bin binanın yüzde 10’unun çok ağır hasar alacağını belirterek, “Benim o çalışmanın ayrıntılarından bir haberim yok. Muhtemelen de doğrudur.. Yalnız, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı araştırmalara istinaden tüm İstanbul’da, Anadolu ve Avrupa yakasında depremde çok ağır hasar alacağı düşünülen bina sayısının 90 binin üzerinde olduğunu zaten biliyoruz. Bütün İstanbul’da da, 1 milyon 150 bine yakın binanın varlığını biliyoruz. Demektir ki, bu aşağı yukarı işte yüzde 10’u, çok ağır hasar alacak. Diğer hasarları saymıyorum yani çok ağır yıkılmayla doğrudan doğruya göçükle burun buruna kalacak bina sayısını 90 bin diye düşünüyorum. Tabii ki hafif hasar, orta hasar alacak bina sayısı da daha da fazla olacaktır” dedi.
‘DEPREM DİRENÇLİ HALE GETİRMEK İÇİN GEREKLİ ÇALIŞMALAR BAŞLATILMALI’
“Bu doğru bir teşhistir. Avrupa Yakası zemin itibariyle, jeolojik formasyonlar itibariyle deprem kaynağı ile olan ilişkisine göre Asya yakasından daha fazla zarar göreceği de bir gerçekti” diyen Görür, şöyle devam etti:
“Bu da bize gösteriyor ki İstanbul’u bir an önce deprem dirençli hale getirmek için çalışmaların başlanması, yürütülmesi gerekir. İBB’nin bu çalışmasına katılıyorum. İstanbul’da deprem gözetildiği zaman en fazla dikkat edilecek, özen gösterilecek ilçeler arasında Büyükçekmece, Küçükçekmece, Esenyurt ve bu tarihi yarımada Fatih o yöreler Zeytinburnu var. Şimdi burada tabii önemli olan buraların deprem dirençli hale getirmek için gerekli çalışmaların ve hemhal bir an önce başlatılması gerekir.
Neden bu bölgeler daha fazla hasar alır? Çünkü bu bölgede demin dediğim gibi zemin, çok göreceli olarak iyi durumda değil. Keza bu bölgede zeminden dolayı diyelim kayma, göçme, sıvılaşma depremin büyük etkisini arttırma olayları yaygın olabilir. Bu bölgelerde, onun için böyle zeminlerde depremin bir anlamda zararını arttıran birimlerin olduğu yerde tabii ki depremin şiddeti de fazlalaşıyor. Depremin şiddeti fazla olunca yıkım fazlalaşıyor.”
‘ESENYURT BELEDİYESİ’NE TAVSİYEDE BULUNDUM’
Esenyurt Belediyesi ile çalışmalara başladıklarını ifade eden Prof. Dr. Naci Görür, “Esenyurt dediniz, mesela Esenyurt Belediyesi Başkanı, Esenyurt’un depreme hazırlama noktasında yani bizden yardım almayı istiyor. Ben de yani elimden geldiğince bütün belediyelere, ilçe belediyelerine olduğu gibi bu belediyeye de bildiğim kadarıyla depreme nasıl hazırlanacağı konusunda tavsiyelerde bulundum. Toplantılar da hatta zaman zaman yapıyorum. İşte, bugünkü toplantı da yine bu düşünce içerisinde oldu. Ciddi çalışmaların yapılıp insanlarımızın depremden zarar görmemesi için uygulamalara geçilmesi, araziye inilmesi, çalışmaların yapılması gerekli” dedi.
‘550’NİN ÜZERİNDE AKTİF DEPREM VAR’
Prof. Dr. Naci Görür, Türkiye genelinde bulunan aktif faylarla ilgili uyarıda bulunarak şöyle devam etti:
“Türkiye çok büyük oranda canlı yani aktif depremlerle kesilmiş durumda. Yani bizim ülkemiz, aşağı yukarı 550’nin üzerinde aktif deprem var. Türkiye’nin her yerinde depremler, aktif depremler mevcut. Kimi bölgelerde bu depremler daha yoğun deprem üretme kapasitesi daha fazla. Daha büyük depremler üretebiliyor. Kimi yerlerde deprem üreten fayların boyutu, sayısı daha az, yoğunluğu daha az olabiliyor.
Sözgelimi, Orta Anadolu’da çok fazla depremle karşı karşıya kalmayabiliyorsunuz. Ama Doğu Anadolu’da, depremi çok fazla hissedebiliyorsunuz. Güneydoğu’da hissedebiliyorsunuz Ege Bölgesi’nde daha fazla deprem aktivitesinin fazla olduğunu görüyorsunuz. Ama Kuzey Karadeniz Bölgesi’nde depremler daha az. Bu aktif fayların dağılımına bağlı. Şimdi bir yerde aktif fay varsa muhakkak orada depremler olacaktır. Depremlere karşı hazır olmak için o fayların olduğu yöreleri, kentleri, o fayların özelliklerini göz önüne alarak Deprem dirençli hale getirecek çalışmaları yapmak lazım.”
Dünya
Fahiş hırslar ve kişisel çıkarlar, ülke ve halka yönelik ihanete yol açtı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Karşılaştığımız ihanettir. Fahiş hırslar ve kişisel çıkarlar, ülke ve halka yönelik ihanete yol açtı.” dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Wagner’in eylemini “silahlı isyan” olarak nitelendirdi. Putin, “Rusya’yı tekrar bölmeye izin vermeyeceğiz. Halkımızı koruyacağız.” ifadelerini kullandı. Ayrıca Putin, silahlı isyan girişiminde bulunanların kaçınılmaz olarak cezalandırılacağını belirtti.
Putin, Wagner krizini toplumu bölme girişimi ve halkın sırtından vurulması olarak nitelendirdi.